Adet hastalığı, kadınların ergenlik döneminden menopoz dönemine kadar yaşadığı doğal bir süreçtir. Genellikle 12-13 yaşlarında başlayan adet dönemi, ortalama olarak 50 yaşlarına kadar devam eder. Adet kanaması, hamile olmayan her kadının her ay yaşadığı bir durumdur. Bu süreçte rahim içindeki doku dökülerek yenilenir ve bu dökülme sırasında kan, ölü hücreler ve diğer maddeler vücut dışına atılır. Halk arasında bu kan kirli veya pis kan olarak adlandırılsa da, aslında adet kanı mikropsuz bir kandır.

Adet dönemi genellikle en az 3, en fazla 8 gün sürer. Ancak bazı durumlarda bu süre daha fazla veya daha az olabilir. Adet kanaması her 25-28 günde bir tekrarlar. İlk adet dönemlerinde bu döngü düzensiz olabilir; daha erken veya daha geç adet olma ihtimali vardır. Bu, ergenlik döneminin bir parçası olarak normal kabul edilir, ancak sürekli düzensiz bir adet döngüsü varsa bir doktora başvurulması gerekebilir. Hormonlarla ilgili sorunlar nedeniyle 2-3 ayda bir adet olan kadınlar da bulunmaktadır.

Adet dönemleri bazı kadınlar için oldukça ağrılı geçebilir. Bu ağrılar karın ve kasık bölgesinde yoğunlaşır. Adet kanaması başladığında, rahim içindeki doku dökülmeye başlar ve bu süreçte düz kasların kasılması ağrıya neden olur. Bazı kadınlarda adet kanaması sırasında baş ağrısı, mide bulantısı, kusma, ishal veya kabızlık gibi ek belirtiler de görülebilir. Bu ağrılar genellikle ilk gün veya ikinci gün en yoğun şekilde hissedilir ve sonrasında azalmaya başlar. Ağrılar dayanılmaz hale gelirse, iyi bir şekilde dinlenmek, ayakları ve karın bölgesini sıcak tutmak ağrıyı hafifletebilir.

Adet dönemi başladığında, vücuttan çıkan kanın kıyafetlere veya oturulan yere bulaşmaması için iç çamaşırına yumuşak, cildi tahriş etmeyecek ve temiz bir bez parçası veya modern pedlerden kullanılmalıdır. Adet döneminde hijyen ve temizlik çok önemlidir. Bu dönemde vücut mikrop kapmaya daha yatkın olacağından, her zamankinden daha dikkatli ve temiz olunmalıdır.